Selçukluya başkenttik yaptığı dönemde Konya'da nisan yağmurlarının kaplarda toplanarak hastalara şifa olarak dağıtıldığı, yapılan
O dönemde Konya'da bulunan Mevlana Dergahı'nda Mevleviler, ''nisan tası'' adı verilen kaplara topladıkları nisan yağmurlarını, dergahı ziyarete gelen misafirlere ikram ediyorlar, bu suyun bazı dertlere şifa olacağına inanıyorlardı.
İlhanlı hükümdarı Ebu Sahip Bahadırhan tarafından 14. yüzyılda Mevlana Dergahı'na armağan edilen, 34 kilo ağırlığındaki bronz üzerine
Mevlana'nın vefatından sonra Mevlevilerin, Mevlana'nın kullandığı destarı (Mevlevilerin başlarına taktıkları sikkelerin etrafına sarılan bez), kurak geçen yıllarda nisan yağmuru doldurulmuş kapta ıslatıp, destardan akan damlaları,
''Nisan yağmuru'' biriktirme geleneği azalsa da özellikle Konya'nın kırsal bölgelerinde çeşitli şekillerde yaşatılıyor. Nisan yağmurlarının şifalı olduğuna inananlar, yağmur yağarken leğen benzeri geniş ağızlı kapları açık alanlara bırakarak, içine yağmur sularının dolmasını sağlıyor.
Bu kaplarda biriken sular, daha sonra bidonlara aktarılarak çeşitli şekillerde kullanılıyor. Saçları uzamayanlar başlarını bu nisan yağmuruyla yıkarken, temiz kaplarda toplanan sular, baharın bolluk ve bereket getirmesi ya da hastalıklardan arınma düşüncesiyle içiliyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder